top of page
Kanun

İSTANBUL UZMAN GÖRÜŞÜ

İZMİR UZMAN GÖRÜŞÜ

UZMAN GÖRÜŞÜ NEDİR?

Uzman görüşü (mütalaası), bir davada teknik veya özel bilgi gerektiren konularda mahkeme veya taraflarca başvurulan, alanında uzman kişilerin olayla ilgili bilimsel, teknik ya da mesleki değerlendirmelerini içeren yazılı belgedir. Ceza ve hukuk davalarında bilirkişi raporundan farklı olarak, mahkeme tarafından değil, taraflardan biri tarafından özel olarak alınabilir. Mahkeme bu görüşü bilirkişi raporuyla birlikte değerlendirir; bağlayıcı değil, destekleyici niteliktedir. Özellikle trafik, tıp, mühendislik, dijital delil ve mali analiz gibi teknik alanlarda sıkça kullanılır.

Image by Tingey Injury Law Firm

HMK Madde 293

(1) Taraflar, dava konusu olayla ilgili olarak, uzmanından bilimsel mütalaa alabilirler. Sadece bu nedenle ayrıca süre istenemez.

(2) Hâkim, talep üzerine veya resen, kendisinden rapor alınan uzman kişinin davet edilerek dinlenilmesine karar verebilir. Uzman kişinin çağrıldığı duruşmada hâkim ve taraflar gerekli soruları sorabilir.

(3) Uzman kişi çağrıldığı duruşmaya geçerli bir özrü olmadan gelmezse, hazırlamış olduğu rapor mahkemece değerlendirmeye tabi tutulmaz.

Image by Tingey Injury Law Firm

CMK Madde 67

(6) Cumhuriyet savcısı, katılan, vekili, şüpheli veya sanık, müdafii veya kanunî temsilci, yargılama konusu olayla ilgili olarak veya bilirkişi raporunun hazırlanmasında değerlendirilmek üzere ya da bilirkişi raporu hakkında, uzmanından bilimsel mütalaa alabilirler. Sadece bu nedenle ayrıca süre istenemez.

Image by Bernardo Lorena Ponte

BÖLGE KRİMİNAL POLİS LABORATUVARI MÜDÜRLÜKLERİ YÖNETMELİĞİ

 Uzman :

Kriminal uzmanlık alanlarının biri veya birkaçında uzmanlık sertifikasına sahip, uzmanlık alanıyla ilgili incelemeleri yapan, uzmanlık faaliyetleri ile ilgili işlemlerin yürütülmesinde asistan ve inceleme teknisyenine nezaret eden, gerekli eğitimleri veren ve idare tarafından görevin gerektirdiği hallerde idari ve destek kısımlarında da görevlendirilebilen personeli,

İzmir Uzman Mütalaası
İstanbul Uzman Mütalaası

Uzman görüşü, mahkeme sürecinde teknik bilgi ve uzmanlık gerektiren konulara açıklık getirmek amacıyla, alanında yetkin kişiler tarafından hazırlanan bilimsel değerlendirme metnidir. Taraflar, bilirkişi dışında bir uzmandan rapor alarak davanın seyrine katkı sağlayabilir. Bu tür mütalaalar, özellikle karmaşık trafik kazaları, tıbbi müdahaleler, dijital deliller, ses ve görüntü incelemeleri gibi teknik alanlarda oldukça değerlidir.

Uzman görüşü, delillerin teknik olarak yorumlanmasını sağlar; olayın oluş şekli, kusur oranları, nedensellik bağı gibi hususlarda bilimsel gerekçelere dayalı açıklamalar sunar. Mahkemeye sunulan bu tür görüşler, hâkimin kanaat oluşturmasına yardımcı olur ve tarafların iddialarını teknik açıdan destekler.

Firmamız, ceza ve hukuk davaları kapsamında adli bilişim, trafik kazası analizi, ses/görüntü incelemesi ve diğer adli teknik alanlarda uzman mütalaası hazırlama hizmeti sunmaktadır.

 

Uzman kadromuz, her bir dosyayı bağımsız, objektif ve bilimsel yöntemlerle değerlendirerek gerekçeli uzman görüşü raporunu en kısa sürede hazırlar.

Yargıtay Kararlarında Uzman Mütalaası

Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2016/1513E. 2017/1381 K. 28.03.2017 T.:

"Söz konusu inceleme mahkemece ve delil tespiti sonucu düzenlenmemis olmakla birlikte 6100 sayılı HMK’nın 293/1. maddesi hükmünce, taraflar dava konusu olayla ilgili olarak uzmanından bilimsel mütalaa alabileceklerinden söz konusu rapor uzman görüsü niteligindedir. Mahkeme, uzman görüsü ile baglı olmamakla birlikte delil olarak degerlendirmeye tabi tutmak zorundadır."

Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2015/5127 E. 2016/4635 K. 10.11.2016 T. :

Mahkeme özellikle özel ve teknik bilgiyi gerektiren konularda, tarafın sundugu uzman görüsünün dava konusuyla ilgili olması halinde mutlaka dikkate almak ve degerlendirmek zorundadır. Bu anlamda alınan bilirkisi raporuna, taraflardan biri, uzman görüsüne dayanmak suretiyle itiraz etmis ve bu itirazlar mahkeme tarafından hiç degerlendirmeye alınmamıs ve itirazlar gerekçeli bir sekilde karsılanmamıs ise uzman görüsüne dayanan tarafın 6100 sayılı HMK’nın 27., Anayasa’nın 36. ve Avrupa Insan Hakları Sözlesmesi’nin 6. maddesinde düzenlenen adil yargılanma hakkının en önemli unsuru olan hukuki dinlenme hakkını ihlal etmis olabilecektir.Dosyaya ibraz edilen uzman görüsünde bilirkisi raporu ile tespit edilen görüslerinin aksine tespit ve görüsler ileri sürülmüs olup, bilirkisi raporu ile uzman görüsü ciddi sekilde çeliskiler içermektedir. Alınan bilirkisi raporu ile uzman görüsü arasındaki çeliskinin giderilmesi amacıyla dosyanın yeni bir bilirkisi heyetine tevdii edilmesi yerine yetersiz ve esaslı itiraza ugrayan rapora dayanılarak uzman görüsü kararda gerekçeli olarak degerlendirilip tartısılmadan karar verilmis olması dogru olmamıs, bozmayı gerektirmistir.

Yargıtay 6. Ceza Dairesi, 2023/19971 E. , 2024/6399 K. , 21.05.2024 T.

"bilirkisi raporu ile uzman mütalaası arasındaki çeliskiler giderilmeden ve katılan vekili tarafından kovusturma sırasında itiraz edilen bilirkisi raporunun eksik ve yetersiz gerekçe ile hükme esas alınarak yazılı sekilde karar verilmesi, Bozmayı gerektirmis, sanık müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüs oldugundan, hükmün açıklanan nedenle teblignameye aykırı olarak BOZULMASINA, 5271 sayılı Kanun'un 304/2. maddesi uyarına yeniden incelenmek ve hüküm verilmek üzere dosyanın Elazıg 3. Agır Ceza Mahkemesine gönderilmesine,"

Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2015/12660 E. 2018/8694 K. 28.11.2018 T.

"Uzman mütalaası içerigine göre ise, hükme esas alınan bilirkisi raporlarıyla çeliski içerecek sekilde2010 yılı Temmuz ayında sanık ... InaçTan alınan 15 adet müstahsil makbuzunda ayrıntıları belirtilen113.008,50 TL bedelden olusan balık ücretinin sirket ya da ortaklarınca ödendigine iliskin bir belgeyerastlanmamıs olduguna dair görüs belirtilmis olması ve sanıkların atılı suçlamayı ısrarla kabul etmemeleri bakımından, ticaret hukuku, muhasebe ve vergi alanında uzman bilirkisi heyetinden rapor aldırılarak suça konu senetlerin düzenlenmesine esas bir alacak/borç iliskisinin bulunmadıgının kesin olarak tespitinden sonra sanıkların hukuki durumlarının tayin ve takdiri gerektigi gözetilmeden, eksik inceleme ve arastırma sonucu yazılı sekilde hüküm kurulması,"

bottom of page