top of page

Kripto Varlık Takibinde Bilimsel Uzman Mütalaası: Hukuki Metodoloji, Teknik İnceleme Standartları ve Yargısal Uygulamalar

uzman mütalaası

Dijital çağın finansal paradigmasını kökten değiştiren blokzincir (blockchain) teknolojisi, merkeziyetsiz yapısı ve kriptografik güvenliği ile küresel ekonomide geri döndürülemez bir dönüşüm başlatmıştır. Ancak bu teknolojik devrim, hukuk sistemleri için benzeri görülmemiş bir meydan okumayı da beraberinde getirmiştir. Kripto varlıkların anonim veya yarı-anonim (pseudonymous) doğası, sınır tanımayan transfer kabiliyeti ve karmaşık teknik altyapısı, geleneksel soruşturma yöntemlerini ve ispat hukukunun yerleşik kalıplarını zorlamaktadır. Türkiye'de ve dünyada yargı mercileri, "kodun kanun olduğu" (code is law) bu yeni düzlemde, maddi gerçeğe ulaşmak için salt hukuki bilginin ötesine geçen, derinlikli teknik analizlere ihtiyaç duymaktadır. İşte bu noktada, teknik veriyi hukuki bir argümana dönüştüren "Bilimsel Uzman Mütalaası" (HMK m. 293 ve CMK m. 67), modern yargılamanın en kritik enstrümanlarından biri haline gelmiştir.


Kripto para takibinde uzman mütalaasının Türk hukuk sistemindeki yerini, uluslararası adli bilişim standartlarını ve yargısal içtihatları merkeze alarak incelemektedir. Raporun temel tezi, blokzincir üzerindeki işlemlerin takibinin (tracing) sadece teknik bir veri madenciliği faaliyeti olmadığı; aynı zamanda "silahların eşitliği" ve "adil yargılanma hakkı" ilkeleri çerçevesinde, tarafların iddia ve savunma makamlarını teknik verilerle destekleme zorunluluğunun bir yansıması olduğudur. Yargıtay'ın güncel içtihatları, mahkemece atanan resmi bilirkişi raporları ile taraflarca sunulan özel uzman mütalaaları arasında bir hiyerarşi kurmaktan ziyade, bu iki teknik görüşün çelişmesi durumunda maddi gerçeğin ortaya çıkarılması için çelişkinin giderilmesi gerektiğini vurgulamaktadır. Bu yaklaşım, özel uzman mütalaalarını "takdiri delil" statüsünden çıkarıp, yargılamanın seyrini değiştirebilen kurucu bir unsura dönüştürmektedir.


Blokzincir adli bilişiminin (blockchain forensics) teorik temellerinden başlayarak, Chainalysis, Elliptic ve TRM Labs gibi endüstri standardı araçların kullanım metodolojilerine; "peel chain" (soyma zinciri), "common input ownership" (ortak girdi sahipliği) gibi sezgisel analiz tekniklerinden, akıllı sözleşmelerin delil yönetimine entegrasyonuna kadar geniş bir teknik spektrum ele alınacaktır. Ayrıca, boşanma davalarında donanım cüzdanlarının (hardware wallets) tespiti, dolandırıcılık vakalarında varlıkların borsalarda dondurulması ve icra hukukunda kripto haczi gibi spesifik tipolojiler, Türk yargı pratiği ve karşılaştırmalı hukuk örnekleriyle analiz edilecektir.


Blokzincir ekosisteminin hızla evrilen doğası, suç gelirlerinin aklanmasında kullanılan yöntemlerin de (mikserler, zincir atlatma, DeFi protokolleri) aynı hızla karmaşıklaşmasına neden olmaktadır. Bu dinamik ortamda, statik ve şablonvari bilirkişi raporları yetersiz kalmakta; olay örgüsünü teknik verilerle hikayeleştiren, illiyet bağlarını görselleştiren ve uluslararası istihbarat ağlarıyla desteklenen dinamik uzman mütalaalarına duyulan ihtiyaç artmaktadır. Bu çalışma, hukukçulara, adli bilişim uzmanlarına ve yargı mensuplarına, bu karmaşık süreçte rehberlik edecek, kapsamlı bir başvuru kaynağı olarak tasarlanmıştır.


  1. Türk Yargılama Hukukunda Uzman Mütalaasının Yeri ve Delil Değeri


Hukuk yargılamasında ve ceza muhakemesinde ispat faaliyeti, hakimin vicdani kanaatine ulaşmasını sağlayan en temel süreçtir. Kripto para işlemleri gibi özel ve teknik bilgi gerektiren alanlarda, hakimin "genel hayat tecrübesi" veya "hukuki bilgisi" ile sonuca varması mümkün değildir. Bu teknik boşluk, geleneksel olarak mahkemece atanan bilirkişiler aracılığıyla doldurulmaya çalışılsa da, blokzincir teknolojisinin spesifik uzmanlık gerektirmesi, resmi bilirkişilik kurumunun yanı sıra "taraf bilirkişiliği" veya "uzman tanıklığı" olarak da adlandırılan özel uzman mütalaası kurumunu ön plana çıkarmıştır.


1.1. Yasal Çerçeve ve Hukuki Niteleme


Türk hukukunda uzman mütalaası, iki temel usul kanununda açıkça düzenlenmiş ve güvence altına alınmıştır. Bu düzenlemelerin lafzı ve ruhu, uzmanın yargılamadaki fonksiyonunu anlamak açısından kritiktir.


1.1.1. Ceza Muhakemesi Kanunu (CMK) Madde 67: Savunma Hakkının Teknik Boyutu


"Ceza yargılamasında temel amaç maddi gerçeğin araştırılmasıdır. Şüphelinin veya sanığın, aleyhindeki teknik delillere (örneğin bir MASAK raporu veya siber suçlar bürosunun fezlekesi) karşı, kendi teknik argümanlarını sunabilmesi, adil yargılanma hakkının bir gereğidir. CMK'nın 67. maddesinin 6. fıkrası bu hakkı şu şekilde düzenler:

"Cumhuriyet savcısı, katılan, vekili, şüpheli veya sanık, müdafii veya kanunî temsilci, yargılama konusu olayla ilgili olarak veya bilirkişi raporunun hazırlanmasında değerlendirilmek üzere ya da bilirkişi raporu hakkında, uzmanından bilimsel mütalaa alabilirler."  

Kanun koyucu, bu düzenleme ile taraflara, resmi bilirkişi raporuna "bağımlı kalmama" özgürlüğü tanımıştır. Maddenin gerekçesinde de belirtildiği üzere, amaç bilirkişi raporunun denetlenebilirliğini artırmak ve yargılamanın tek taraflı teknik görüşlere hapsolmasını engellemektir. Özellikle kripto para dolandırıcılığı veya kara para aklama suçlamalarında, savcılık makamının dayandığı teknik analizlerin (örneğin IP çakışmaları veya borsa giriş-çıkış kayıtları) hatalı yorumlanabileceği, blokzincir verilerinin yanlış okunabileceği sıkça karşılaşılan bir durumdur. Bu noktada sanık müdafiinin sunacağı, uluslararası standartlarda hazırlanmış bir uzman mütalaası, "şüpheden sanık yararlanır" ilkesinin teknik zeminde hayata geçmesini sağlar.

Kanun metninde yer alan "Sadece bu nedenle ayrıca süre istenemez" ibaresi, uygulamada bazen mahkemelerce mütalaa sunumunun reddedilmesi için bir gerekçe olarak kullanılsa da, Yargıtay'ın yerleşik içtihatları bu sürenin "makul ölçülerde" tanınması gerektiği, aksi takdirde savunma hakkının kısıtlanmış sayılacağı yönündedir.


1.1.2. Hukuk Muhakemeleri Kanunu (HMK) Madde 293: Özel Hukukta Silahların Eşitliği


Özel hukuk uyuşmazlıklarında (boşanma, ticaret, icra), HMK'nın 293. maddesi "Uzman Görüşü"nü düzenler. Bu madde, CMK'daki düzenlemeye paralel olmakla birlikte, hukuk yargılamasının "taraflarca hazırlama ilkesi"ne uygun olarak, tarafların iddialarını ispat yükümlülüklerini yerine getirmelerinde kritik bir araçtır.

"Taraflar, dava konusu olayla ilgili olarak, uzmanından bilimsel mütalaa alabilirler. Sadece bu nedenle ayrıca süre istenemez."  

HMK 293'ün en önemli ve kripto davaları için en işlevsel fıkrası, hakimin uzmanı dinleme yetkisidir: "Hâkim, talep üzerine veya resen, kendisinden mütalaa alınan uzman kişinin dinlenmesine karar verebilir." Kripto para transferlerinin karmaşık grafiklerini, fonların nasıl "mikser"den geçip aklandığını yazılı bir raporda anlatmak bazen yetersiz kalabilir. Uzmanın mahkeme salonunda, hazırladığı işlem grafiği üzerinde interaktif bir sunum yapması ve hakimin sorularını anlık olarak yanıtlaması, davanın kaderini değiştirebilir. Bu "sözlü mütalaa" imkanı, Amerikan hukukundaki "expert witness" (uzman tanık) kurumuna yaklaşan bir pratiktir.


1.2. Yargıtay İçtihatları ve Uygulama Birliği


Yargıtay, uzman mütalaasının hukuki niteliğini ve bağlayıcılığını tanımlarken, yıllar içinde gelişen ve güçlenen bir içtihat birliği oluşturmuştur. Önceleri "takdiri delil" olarak görülen ve mahkemenin serbestçe değerlendirebileceği düşünülen bu raporlar, son kararlarda mahkeme bilirkişisi ile eşdeğer bir teknik denetim aracı olarak konumlandırılmıştır.


1.2.1. "Çelişki Giderilmelidir" İlkesi


Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 2022/1735 Karar, 2020/(15)6-459 Esas sayılı kararı, uzman mütalaasının gücünü tescilleyen en önemli kararlardan biridir. Karara konu olayda, mahkemece alınan bilirkişi raporuna karşı tarafça sunulan uzman görüşü arasında teknik farklılıklar bulunmaktadır. Yerel mahkeme, resmi bilirkişi raporunu esas alarak hüküm kurmuş, ancak Yargıtay bu yaklaşımı bozmuştur.

Kararın özü şudur: Eğer dosyada bir uzman görüşü varsa ve bu görüş, mahkeme bilirkişisinin raporuyla çelişiyorsa, hakim "ben resmi bilirkişiye inanıyorum" diyerek kestirip atamaz. Bu teknik çelişkiyi gidermek zorundadır. Çelişkinin giderilmesi ise ancak yeni bir bilirkişi heyeti oluşturularak, hem resmi raporun hem de uzman mütalaasının değerlendirildiği, tarafların itirazlarını karşılayan üçüncü bir raporun alınmasıyla mümkündür.  


Bu içtihat, kripto davalarında şu anlama gelir: Mahkeme bilirkişisi "davacı cüzdanından çıkan paranın nereye gittiği tespit edilememiştir" derken; taraf uzmanı Chainalysis raporuna dayanarak "Para Binance borsasındaki X hesabına gitmiştir" diyorsa, mahkeme bu tespiti görmezden gelemez. Yeni bir heyet kurup bu teknik bulguyu doğrulattırmak zorundadır.


1.3. Anayasa Mahkemesi ve Hak İhlali Kararları


Uzman mütalaasının dikkate alınmaması, sadece usul hukukunu ilgilendiren bir hata değil, aynı zamanda anayasal bir hak ihlalidir. Anayasa Mahkemesi (AYM), adil yargılanma hakkı kapsamında verdiği kararlarda, "silahların eşitliği" ve "çelişmeli yargılama" ilkelerine vurgu yapmaktadır.


1.3.1. Silahların Eşitliği Prensibi


AYM'ye göre, davanın taraflarından birinin, diğerine göre daha zayıf bir duruma düşürülmeksizin iddia ve savunmalarını makul bir şekilde mahkeme önünde dile getirme fırsatına sahip olması gerekir. Kripto para davalarında, devletin (savcılığın) elinde MASAK ve Emniyet Siber Suçlar gibi devasa teknik imkanlar varken, sanığın bu teknik iddialara karşı sadece "yapmadım" diyerek savunma yapması beklenemez. Sanığın da kendi teknik uzmanıyla bu iddiaları çürütme hakkı, silahların eşitliğinin gereğidir.  


1.3.2. Gerekçeli Karar Hakkı ve Savunma


AYM, mahkemelerin, tarafların sunduğu esaslı iddiaları ve delilleri (buna uzman mütalaaları da dahildir) karşılayacak şekilde gerekçe oluşturması gerektiğini belirtir. Karar sonucunu etkileyebilecek nitelikteki bir uzman mütalaasının neden kabul edilmediğinin teknik gerekçelerle açıklanmaması, adil yargılanma hakkının ihlali (Anayasa m. 36) sayılmaktadır. Örneğin, Murat Tezel (B. No: 2017/20307) başvurusunda, sanığın savunması alınmadan veya savunma delilleri irdelenmeden hüküm kurulmasının hak ihlali olduğu vurgulanmıştır.  


1.4. Blokzincir Verilerinin Hukuki Niteliği: Belge mi, Senet mi?


Türk hukukunda dijital verilerin delil niteliği, HMK 199. maddesinde yapılan değişiklikle netleşmiştir. Buna göre, "elektronik ortamdaki veriler" belge sayılır. Blokzincir üzerindeki kayıtlar da bu kapsamda şüphesiz birer "belge"dir.  


Ancak, bu belgenin "senet" (kesin delil) gücüne sahip olup olmadığı tartışmalıdır. HMK 202. maddeye göre senetle ispat zorunluluğu olan hallerde, "delil başlangıcı" varsa tanık dahil her türlü delille ispat mümkündür. Blokzincir kayıtları, 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu anlamında "güvenli elektronik imza" ile oluşturulmadığı için (buradaki imza kriptografik bir imzadır, e-imza kanunu standardında değildir), doğrudan senet sayılmazlar. Ancak doktrindeki hakim görüşe ve akademik çalışmalara göre, blokzincir kayıtları, kriptografik olarak değiştirilemez ve zaman damgası içerdiği için kuvvetli delil başlangıcı (commencement of proof) niteliğindedir.  


Karşılaştırmalı hukukta, Çin Halk Yüksek Mahkemesi'nin 2018 tarihli kararıyla blokzincir kayıtlarını yasal bağlayıcılığı olan hukuki delil olarak kabul etmesi ve "İnternet Mahkemeleri" kurarak bu kayıtlar üzerinden seri yargılama yapması, gelecekte Türk hukukunda da benzer bir yaklaşımın gelişebileceğinin sinyallerini vermektedir. Türk uzman mütalaaları, bu küresel eğilimi referans alarak, blokzincir verilerinin güvenilirliğini mahkemelere anlatma misyonunu üstlenmektedir.  


2. Blokzincir Adli Bilişiminin Bilimi: Metodoloji ve Altyapı


Hukuki zemini bu denli güçlü olan bir uzman mütalaasının, teknik açıdan da aynı derecede sağlam ve bilimsel temellere dayanması gerekir. Blokzincir adli bilişimi (Blockchain Forensics), veri biliminin, kriptografinin ve mali istihbaratın kesişim noktasında yer alan disiplinler arası bir alandır. Bir mütalaanın "bilimsel" sayılabilmesi için, kullanılan verilerin doğrulanabilir, metodolojinin tekrarlanabilir (reproducible) ve analizlerin objektif olması şarttır.


2.1. Veri Katmanları: On-Chain ve Off-Chain Analiz


Kripto para takibi, iki farklı veri setinin sentezlenmesiyle yapılır:

  1. On-Chain (Zincir Üstü) Veri: Blokzincirin kendisinden gelen, halka açık ve değiştirilemez verilerdir. İşlem tarihçesi, transfer edilen miktar, gönderici ve alıcı adresler, zaman damgaları (timestamp) bu kategoriye girer. Bu veriler kesindir, ancak "kimliksizdir". Adresler sadece alfanümerik dizilerdir (Örn: 1A1zP1eP5QGefi2DMPTfTL5SLmv7DivfNa).

  2. Off-Chain (Zincir Dışı) Veri: On-chain verileri gerçek dünyadaki kimliklerle eşleştirmeye yarayan istihbarat verileridir. Bu veriler; borsaların sızdırılan veritabanları, dark web forumlarındaki kullanıcı profilleri, IP adresleri, sosyal medya analizleri (OSINT) ve KYC (Müşterini Tanı) verilerinden oluşur.


Uzman mütalaası, on-chain verinin kesinliği ile off-chain verinin bağlamını birleştirerek "Atfetme" (Attribution) yapar. Yani, "Bu işlem 0x... adresine yapıldı" demek yerine, "Bu işlem Binance borsasına ait sıcak cüzdana yapıldı" sonucuna ulaşır.


3.2. Sezgisel Analiz Yöntemleri (Heuristics)


Blokzincir analizi, her zaman %100 kesinlik içermez; bazı durumlarda yüksek olasılıklı tahminlere dayanan "sezgisel yöntemler" (heuristics) kullanılır. Bu yöntemlerin mütalaada açıkça belirtilmesi ve hata paylarının tartışılması, raporun bilimselliği açısından kritiktir.


3.2.1. Ortak Girdi Sahipliği (Common Input Ownership Heuristic)


Bu, Bitcoin ve UTXO (Unspent Transaction Output) tabanlı blokzincirlerde kullanılan en temel ve en güçlü kümeleme (clustering) yöntemidir. Bir işlemde birden fazla girdi (input) kullanılıyorsa, bu girdilerin hepsinin aynı özel anahtar (private key) sahibi veya aynı cüzdan yazılımı tarafından imzalandığı kabul edilir.  

  • Örnek: Alice'in cüzdanında 2 BTC (Adres A'da) ve 3 BTC (Adres B'de) var. Alice, Bob'a 4 BTC göndermek istiyor. Cüzdan yazılımı otomatik olarak Adres A ve Adres B'yi girdi olarak alır, birleştirir ve Bob'a gönderir.

  • Adli Sonuç: Adli bilişim uzmanı, Adres A ve Adres B'nin aynı kişiye (Entity) ait olduğunu %99.9 kesinlikle söyler ve bu adresleri aynı "Küme" (Cluster) içine alır.


2.2.2. Para Üstü Adresi Tespiti (Change Address Detection)


Kripto para işlemlerinde, gönderilen miktar eldeki UTXO'dan küçükse, kalan miktar "para üstü" olarak göndericinin kontrolündeki yeni bir adrese döner. Hangi çıktının (output) ödeme, hangisinin para üstü olduğunu ayırt etmek, fon takibinin devamlılığı için hayati önem taşır.

  • Analiz: Genellikle yuvarlak rakamlar (örn: 10.0 BTC) ödemedir; küsuratlı rakamlar (örn: 3.4821 BTC) para üstüdür. Ayrıca, para üstü adresi genellikle işlemde kullanılan diğer adreslerle aynı formatta (örn: P2PKH veya SegWit) olur. Uzman mütalaası, bu teknik detaylara dayanarak paranın aslında "sahibinden hiç çıkmadığını" veya "başka bir cüzdana aktarıldığını" ispatlar.


2.2.3. Soyma Zinciri (Peel Chain)


Kara para aklayıcıların en sık kullandığı yöntemdir. Büyük miktardaki fon, yüzlerce küçük işlemle adım adım transfer edilir. Her adımda küçük bir miktar "soyulup" bir borsaya veya hizmete gönderilirken, ana para bir sonraki adrese aktarılır.  

  • Görselleştirme: Uzman raporunda bu yapı bir "yılan" gibi görünür. Mütalaada, bu zincirin her halkasındaki "soyulan" miktarların toplamının, aklanan ana paraya eşit olduğu matematiksel olarak gösterilmelidir.


2.3. Endüstri Standardı Araçlar ve Yazılımlar


Modern bir uzman mütalaası, manuel blok gezgini (block explorer) incelemesiyle yazılamaz. Milyonlarca işlemi analiz edebilen ve devasa veritabanlarına sahip profesyonel yazılımlar kullanılmalıdır.

Araç

Temel Özellikler & Uzmanlık Alanı

Türkiye ve Küresel Kullanım

Chainalysis Reactor

Görselleştirme Lideri: Karmaşık fon akışlarını anlaşılır grafiklere döker. Entity Database: Dünyanın en geniş "Varlık" veritabanına sahiptir (Hamas, Lazarus Group, Hydra Market vb. etiketli). 11

Türk Emniyeti, MASAK ve büyük borsalar tarafından kullanılır. Mütalaalarda "altın standart" kabul edilir.

Elliptic

Uyum ve Risk Odaklı: Bankalar ve finans kurumları için optimize edilmiştir. Bir cüzdanın "suç skorunu" (risk score) hesaplar. Fonların % kaçının yasa dışı kaynaklardan geldiğini gösterir. 14

Bankacılık düzenlemelerine uyum davalarında ve AML (Kara Para Aklama) raporlarında tercih edilir.

TRM Labs

Cross-Chain (Zincirler Arası) Analiz: Fonların bir blokzincirden diğerine (örn: Bitcoin -> Ethereum) köprüler (bridges) üzerinden geçişini en iyi takip eden araçtır. 16

DeFi hack olayları ve karmaşık zincir atlatma (chain hopping) vakalarında kritiktir.

ForensicBlock

Otomatik Raporlama: Avukatlar ve uzmanlar için hızlı, mahkeme formatına uygun şablon raporlar üretir. Yapay zeka destekli özetleme sunar. 17

Ön inceleme ve hızlı durum tespiti için kullanılır.

Önemli Not: Bu araçlar, sadece lisanslı uzmanlar tarafından kullanılabilir ve yorumlanabilir. Bir yazılımın "Bu adres şüpheli" demesi hukuki bir delil değildir; uzmanın "Neden şüpheli?" sorusunu teknik verilerle açıklaması ve illiyet bağını kurması gerekir.


3. Uzman Mütalaasının Anatomisi: Raporlama Standartları


Yargıtay denetimine elverişli, mahkeme heyetini ikna edebilecek ve karşı tarafın teknik itirazlarına dayanabilecek bir uzman mütalaası, belirli bir yapısal standarda sahip olmalıdır. "Forensic Block" ve "Elliptic" rapor şablonlarından ve Türk bilirkişilik mevzuatından süzülen ideal rapor yapısı aşağıdadır:  


3.1. Şekli Unsurlar ve Kimlik


  • Rapor Künyesi: Dava Dosya No, Talep Eden Taraf, Rapor Tarihi.

  • Uzman Yetkinliği: Raporu hazırlayan kişinin sertifikaları (Örn: Chainalysis Certified Investigator - CCI, TRM Certified Investigator), akademik geçmişi ve tecrübesi. Bu bölüm, raporun güvenilirliğinin temelidir.

  • Yemin ve Tarafsızlık Beyanı: Mütalaanın bilimsel objektiflik kuralları çerçevesinde, tarafsızlık ilkesine sadık kalınarak hazırlandığına dair beyan.


3.2. Yönetici Özeti (Executive Summary)


Hakimlerin ve avukatların, teknik detaylarda boğulmadan davanın özünü anlamasını sağlayan bölümdür.  

  • Örnek: "İncelenen 0xABC... adresinden 10.05.2023 tarihinde çalınan 50 ETH, Tornado Cash mikserine gönderilmemiştir. Fonlar, 4 ara işlemden sonra Binance Global borsasındaki '1NDy...' nolu yatırma adresine (Deposit Address) aktarılmış ve burada konsolide edilmiştir. Bu adresin kime ait olduğunun tespiti için borsa ile iletişime geçilmesi mümkündür."


3.3. Metodoloji ve Veri Kaynakları


Raporun "bilimsel" niteliğini kanıtlayan bölümdür.

  • Kullanılan Yazılımlar: (Örn: Chainalysis Reactor Sürüm 2024.1)

  • Uygulanan Kümeleme Teknikleri: (Örn: Common Input Ownership)

  • Veri Doğrulama: On-chain verilerin hangi "Full Node" veya blok gezgini (Etherscan, Blockchain.com) üzerinden doğrulandığı.


3.4. Teknik Analiz ve Bulgular (Gövde)


Raporun kalbi burasıdır.

  1. İşlem Çizelgesi (Transaction Graph): Fonların A noktasından B noktasına akışını gösteren, düğümler (nodes) ve kenarlardan (edges) oluşan görsel diyagram. Bu diyagramda borsalar, kişisel cüzdanlar ve akıllı sözleşmeler farklı renklerle veya ikonlarla belirtilmelidir.  

  2. Zaman Analizi (Timeline): İşlemlerin gerçekleştiği tarih ve saatlerin (UTC ve Türkiye saati ile) olay örgüsüyle uyumu. (Örn: Mağdurun "hacklendim" dediği saat ile fonların çıkış saati örtüşüyor mu?)

  3. Varlık Kimliklendirme (Entity Attribution): Tespit edilen adreslerin kime ait olduğu.

    • Bilinen Varlıklar: Borsalar, Madencilik Havuzları, Darknet Marketleri.

    • Bilinmeyen Varlıklar: Henüz etiketlenmemiş kişisel cüzdanlar.

  4. Risk Skorlaması (AML Risk Score): İlgili adreslerin geçmişte yasa dışı faaliyetlere karışıp karışmadığı. (Elliptic veya Chainalysis KYT verileri ile)


3.5. Sonuç ve Hukuki Değerlendirme


Teknik bulguların, mahkemenin cevap aradığı sorulara verdiği net yanıtlar.

  • "Fonlar geri döndürülebilir mi?"

  • "Failin kimliği borsa kayıtlarından tespit edilebilir mi?"

  • "İşlem bir hata sonucu mu yoksa kasıtlı mı yapılmıştır?"

Bu bölümde, teknik jargon tamamen terk edilmeli ve açık, anlaşılır bir Türkçe ile kesin yargılar (kanaat) belirtilmelidir.


4. Tipolojiler ve Vaka Uygulamaları: Türkiye Pratiği


Türk yargı sisteminde kripto varlıklarla ilgili uyuşmazlıklar çeşitlenmektedir. Uzman mütalaaları, her bir vaka türünde farklı stratejiler ve analiz yöntemleri gerektirir.


4.1. Dolandırıcılık, Hack ve Hırsızlık Vakaları


En sık karşılaşılan suç tipolojisidir. Phishing (olta), fidye yazılımı (ransomware) veya yatırım dolandırıcılığı (pig butchering) yoluyla mağdur edilen kişilerin varlıklarının takibini içerir.

  • Vaka Senaryosu: Bir yatırımcı, sahte bir kripto yatırım platformuna 100.000 USDT gönderir. Platform kapanır.

  • Mütalaa Stratejisi:

    1. Yatırımcının gönderdiği USDT'lerin izi sürülür.

    2. Dolandırıcıların fonları genellikle bir "toplama cüzdanında" (aggregation wallet) biriktirdiği tespit edilir.

    3. Buradan fonların bir kısmının OKX veya Huobi gibi borsalara, bir kısmının ise "soğuk cüzdanlara" çekildiği görülür.

    4. Kritik Nokta: Borsalara giren kısmın dondurulması için savcılığa anlık veri sağlanması gerekir. Mütalaada, "Şu an X borsasında bulunan Y miktarındaki fonun acilen bloklanması" tavsiyesi yer almalıdır.


4.2. Boşanma Davaları ve Mal Kaçırma (Asset Hiding)


Eşlerin mal paylaşımından kaçırmak için varlıklarını kripto paraya çevirmesi, aile mahkemelerinde sıkça görülmeye başlanmıştır. Burada temel sorun "gizli varlığın keşfi"dir.

  • Donanım Cüzdanı (Hardware Wallet) Tespiti: Yurt dışı örneklerinde görüldüğü üzere, eşin tasarrufunda bulunan bir "Ledger" veya "Trezor" cihazı, kripto varlık sahipliğine dair güçlü bir karinedir. Ancak cihazın kendisi "boş" olabilir; önemli olan cihazın içindeki "özel anahtar"ın (private key) hangi adresleri kontrol ettiğidir.  

  • Mütalaa Stratejisi:

    1. Eşin banka hesaplarından yerli kripto borsalarına (BtcTurk, Paribu) yapılan transferler (Fiat on-ramp) analiz edilir.

    2. Borsalardan "kripto çekim" (withdrawal) yapılıp yapılmadığına bakılır.

    3. Çekim yapılan adreslerin bakiyesi blokzincir üzerinden sorgulanır. Eş "Parayı kumarda kaybettim" dese bile, mütalaa ile paranın aslında hareketsiz bir şekilde bir soğuk cüzdanda beklediği ispatlanabilir.

    4. Yargıtay 2. Hukuk Dairesi, dijital delillerin uzman mütalaası ile irdelenmesine cevaz vermektedir.  


4.3. İcra ve İflas Hukukunda Haciz


Türkiye'de kripto paraların haczi mümkündür ve uygulanmaktadır. İstanbul İcra Daireleri, İİK 89/1 haciz ihbarnamesi ile borsalardaki varlıklara bloke koymaktadır.  

  • Sorun: Borçlunun hangi borsada hesabı olduğunun bilinmemesi.

  • Çözüm: Uzman mütalaası, borçlunun e-posta adreslerinden sızan verileri (data breach), sosyal medya paylaşımlarını veya geçmişteki küçük işlem izlerini (dust transactions) analiz ederek, "Borçlunun Binance TR ve Gate.io borsalarında hesabı olma ihtimali yüksektir" şeklinde bir istihbarat sağlar. Bu sayede alacaklı vekili, nokta atışı haciz ihbarnamesi gönderebilir.

5. Zorluklar, Gelecek Perspektifi ve Sonuç


Kripto para takibi, sürekli gelişen bir kedi-fare oyunudur. Suçluların yöntemleri geliştikçe, adli bilişim teknikleri de evrilmek zorundadır.


5.1. Teknik Zorluklar: Mikserler ve Zincir Atlatma


  • Mikserler (Mixers): Tornado Cash veya Wasabi Wallet gibi araçlar, işlemleri matematiksel olarak karıştırarak iz sürmeyi zorlaştırır. Ancak Chainalysis gibi araçlar, artık mikserlerden çıkan fonları da "olasılıksal" olarak eşleştirebilmektedir. Mütalaada bu eşleşmenin "kesinlik" değil "yüksek olasılık" içerdiği dürüstçe belirtilmelidir.  

  • Zincir Atlatma (Chain Hopping): Suçluların izini kaybettirmek için varlıklarını Bitcoin'den Monero'ya (Privacy Coin) çevirmesi veya köprüler (bridges) üzerinden farklı ağlara taşımasıdır. TRM Labs gibi yeni nesil araçlar, bu geçişleri takip etmede uzmanlaşmıştır.  


5.2. Hukuki Engeller ve Uluslararası İşbirliği


En büyük engel, tespit edilen borsanın Türkiye'de yasal temsilciliğinin bulunmamasıdır. Mütalaa ile paranın "Seyşeller merkezli bir borsada" olduğu tespit edilse bile, Türk mahkemelerinin buraya yazdığı müzekkerelerin cevapsız kalması yaygındır. Bu durum, uzman mütalaasının sınırını çizer: Uzman teknik tespiti yapar, ancak hukuki tahsilat (recovery) uluslararası hukukun (adli yardımlaşma) hızına bağlıdır.  


5.3. Gelecek: Akıllı Sözleşmeler ve Dijital Mahkemeler


Gelecekte, delil zincirinin (chain of custody) blokzincir üzerinde tutulduğu, bilirkişi raporlarının akıllı sözleşmelere (smart contracts) gömüldüğü sistemler tartışılmaktadır. Çin'deki gibi blokzincir verilerinin doğrudan delil kabul edildiği ihtisas mahkemelerinin kurulması, Türkiye'de de yargı reformu gündemine gelebilir.  


Sonuç


Kripto varlık takibinde uzman mütalaası, Türk hukuk sisteminde "lüks" bir hizmet olmaktan çıkıp, adaletin tecellisi için "zorunlu" bir mekanizma haline gelmiştir. Yargıtay'ın "çelişki giderilmelidir" içtihadı ve Anayasa Mahkemesi'nin "silahların eşitliği" kararları, özel uzman mütalaalarını yargılamanın merkezine yerleştirmiştir.

Hukukçular ve yargı mensupları için temel çıkarım şudur: Blokzincir üzerindeki gerçeklik, ancak doğru teknik araçlar, doğru metodoloji ve hukuki formata uygun bir uzman mütalaası ile mahkeme salonuna taşınabilir. Bu mütalaalar, dijital dünyanın karmaşasında hakimin önünü aydınlatan en güçlü fenerdir.

Yorumlar


bottom of page